UKON - BASIN AÇIKLAMASI - 29.06.2017
“Kırmızı Et Sektöründe Sorunların Çözümü İçin Bir
Maraton Koşucusu Gibi Sabırlı ve Kararlı Hareket Etmeliyiz.”
Ülkemiz kırmızı et sektörü, 80 milyonluk nüfusumuzu
ve aynı zamanda yıllık 37 milyon kişiyi bulan turistin et tüketimini
karşılamaktadır. Sektör, gerek beslenmedeki yeri gerekse üretimdeki mevcut
potansiyeli nedeniyle kritik öneme sahiptir.
TÜİK verilerine göre Ülkemizin kırmızı et üretiminin
arttığı görülmektedir. Ancak nüfus artışı ve et restoranları sayısında artış,
işlenmiş et ürünlerindeki üretim artışı vb. nedenler ile artan talep
doğrultusunda üretimimiz tüketimi karşılayabilir noktada değildir.
Hayvan sayımızın geliştirilmesi, kırmızı et
üretimimizin artırılması için Bakanlığımızın Milli Tarım Projesi başta olmak
üzere geniş ölçekli ve uzun vadeli programları hayata geçmektedir.
Arz eksikliğinden kaynaklanan fiyat dalgalanmaları bugünün
sorunu değildir.
Bilindiği gibi ülkemizde besilik hayvan ithalatı Et
ve Süt Kurumu aracılığıyla yürütülmektedir. Ancak yaşanan süreçte hayvan tedarikinde
istenen miktarda hayvanın et üretimine dahil edilmemesi ve besicilik
faaliyetiyle uğraşan kesimlerin yetersiz kapasiteyle çalışmasına et üretiminde
azalışa sebep olmaktadır. Bu nedenle işletmeler kesime gelen hayvanlarını yeni
hayvan girişi gerçekleşene kadar bekletmeyi tercih etmektedirler. Bu da
sektörde et üretim miktarlarında dalgalanmalara neden olmaktadır.
Bu nedenlerle arz-talep dengesinin sağlanamaması kırmızı et fiyatlarında
artışa neden olmakta tüketiciye yeterli miktarda ve uygun fiyattan kırmızı et
ulaşamamaktadır. Kısa dönemde canlı hayvan ithalatında talep edilen miktarların
kesintisiz karşılanabilmesi böylelikle besi tesislerinin tam kapasite ile
üretim yaparak kırmızı et arzının artırılması önem taşımaktadır.
Kısa vadede piyasa istikrarının sağlanmasına katkı
sağlamak için yurtiçi kırmızı et üretiminin tüketimi karşılama noktasına gelene
kadar sadece besilik hayvan ithalatı sürekli olarak ve besicilerin
taleplerini karşılayacak şekilde yapılmalıdır. Ancak sorunun çözümünün uzun
vadeli çalışmalar ile olacağı unutulmamalıdır.
Hayvancılığımızın
gelişmesi için orta ve uzun dönemli, kırmızı et ve süt sektörünün tamamının
ortak çıkarlarını koruyan, üreticinin sürdürülebilir üretim yapmasını,
sanayicinin yatırımlarını büyütebileceği, istihdam sağlayacağı, tüketicinin
sağlıklı, güvenli ve ucuz eti tüketebileceği şekilde orta ve uzun vadeli
tedbirler alınması gerekmektedir.
Bakanlığımız, Ülkemizin kırmızı et üretiminde
sürdürülebilir üretimi sağlamak amacıyla Milli Tarım Projesi içerisinde sektöre
dönük önemli adımlar atmıştır. Bu adımların yakın bir zaman içinde olumlu
etkilerinin görüleceğine inanıyoruz.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız bizzat yaptığı açıklamalarda alınacak kararlarda yurtiçi üretim maliyetlerinin dikkate alınacağı ve üretici mağduriyetlerine asla müsaade edilmeyeceğini belirtmiş olup, konseyimiz de ana görevi sürdürülebilir et üretiminin sağlanmasında tüm tarafların haklarını korumaya
yönelik çalışmalarına devam edecek ve sektörde istikrarın bozulmasına müsaade
etmeyecektir. Belirtilen nedenlerle besicilerimizin üretimlerini sürdürmelerini, umutsuzluk içerisinde hareket etmemelerini diliyoruz.
Kesimlik hayvan ve karkas etin gümrük vergisi oranlarında yapılan düzenlemeler, et arzındaki yeterliliğin sağlanması, piyasadaki fiyat dalgalanmalarının stabilize edilmesi ve özellikle spekülatörlerin piyasa üzerindeki olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması için alınmış tedbirlerdir.
Ahmet HACIİNCE
Ulusal Kırmızı Et Konseyi
Yönetim Kurulu Başkanı